|
Sakarya Hava Durumu |
|

|
|
|
Faydalı Linkler |
|
|
|

|
AYDINLAR OCAĞI DERNEKLERİ 10. ŞURASI SONUÇ BİLDİRİSİ
4 – 5 Kasım 1995 tarihleri arasında Kocaeli’nde yapılan Aydınlar Ocakları 10. Şurasında aşağıdaki hususlar Ocakların müşterek görüşleri olarak arz edilmektedir.
- 1) Ortak milli ve manevi değerlerin korunup geliştirilmesi milli, istiklal, ülkenin milleti ve toprağı ile bölünmez bütünlüğü insan hak ve hürriyetlerine dayalı demokratik cumhuriyet idaresi konularında ülkemizde bütünleşme ve milli mutabakatın sağlanması gereklidir.
- 2) Terörle mücadele askeri, ekonomik ve kültürel tedbirler birlikte yürütülmesi gerektirir. Türkiye’deki terörün bir Kürt meselesinden değil dış kaynaklı sebeplere bağlı tahriklerden beslenmektedir. Terörün durdurulması ortak milli kültür ve tarihe sahip bütün insanlarımızın meselesidir.
- 3) Demokratikleşmenin yanlış ve maksatlı yorumlanması terörü besleyen yeni bir unsur olabilir. Türkiye demokratikleşme konusunda milletlerarası normları dışlayamaz. Ancak bu konuda Batının baskıları Türkiye gerçekleri ve menfaatlerine aykırı yönde olmaktadır.
- 4) Dış politikada Türkiye’nin menfaatlerini gözeten mütekabiliyet esasına dayalı, şahsiyetli bir politika izlenmelidir.
- 5) Avrupa Birliği üyeliğine kabul edilmeden Gümrük birliğine girmek için imzalanan anlaşma ikinci sınıfı ülke şartlarını kabul etmemiz demektir. Karar mekanizmalarında söz hakkı olmayan bir şekilde Gümrük birliğine girilmesi ile Türkiye’nin hükümranlık haklarının bir kısmı Avrupa Birliği organlarına devredilmektedir. Gümrük Birliği bu haliyle Kıbrıs ve Türk Cumhuriyetleri politikamıza ters düşmektedir.
- 6) Kitle haberleşme araçlarından bazılarının ahlaki ve sosyal yapıyı bozucu yayınlarına karşı kamuoyu baskısı ve ilgili devlet kuruluşlarının görevlerini yapması sağlanması.
- 7) Gençliğin beden ve ruh sağlığının korunması için devletimiz anayasada ifade edilen görevlerini yerine getirmelidir. Alkol, uyuşturucu ve diğer kötü alışkanlıklara karşı devlet ve millet olarak topluca bir mücadele yapılması zaruridir.
- 8) Milli kültürümüzün ana unsurlarından biri olan Türk Dili’nin uydurma ve yabancı kelimelerin istilâsına karşı korunması elzemdir. İşyeri, marka, özel ve ticari isimlerde ve günlük konuşmalarda batı dillerinin kelimelerinin kullanılmasındaki artış endişe verici boyuttadır. Bu sebeple Türk Dünyası ile ortak bağlarımız kopmakta, Türkçe’nin ilim dili haline gelmesi mümkün olmamaktadır. Bu konuda milli hassasiyetin sağlanması ve devletin gerekli tedbirleri almasıyla olumlu gelişmeler sağlanabilir.Türk Dünyası ile ilgili ekonomik sosyal ve kültürel ilişkiler geliştirilmelidir.İslam kisvesi altında Müslümanlar arasında nifak ve ayrılığa sebep olabilecek her türlü hareketten kaçınılmalıdır.Türkiye’nin birlik ve bütünlüğe en çok muhtaç olduğu bir dönemde halkımızın laik-anti laik, Kürt, Türk, Alevi-Sünni,Sağ-Sol ayrımlarına sürüklenmesi tehlikeli gelişmelere yol açabilir.Laiklik adına din ve vicdan hürriyeti ile inandığını ifade ve yaşama hürriyetine karşı yapılan hareketler millet devlet kaynaşmasını engellemektedir. Başörtüsü konusundaki baskılar bu alandaki tavırların bir tezahürü olmaktadır.
- 9) İzmir’de 4 Kasım 1995 günü yaşanan sel felaketinin doğurduğu acıyı paylaşır, İzmir halkına ve Türk milletine başsağlığı ve geçmiş olsun dileklerimizi sunarız.
10.Şura Sonuç Bildirisi Komitesi
|
Antalya
|
Av. Mehmet Ali UZ
|
Konya
|
Ruhittin SÖNMEZ
|
Konya
|
|